İtirazın iptali davası; Gürbüz Law +Partners hukuk bürosu bünyesindeki İcra Avukatları, İcra ve İflas hukuku alanında müvekkillerine hukuki danışmanlık vermektedir. İcra hukuku alanında avukat seçimi oldukça önem taşımaktadır. İcra avukatlarının hizmet kapsamı çok geniştir. Teorik açıdan alanında uzman, uygulama açısından tecrübeye sahip İcra Hukuku Avukatları ile çalışılması hak kaybına uğranmaması için önemlidir. Yenişehir İcra Hukuku Avukatları müvekkillerinin dava sürecini, haciz uygulamalarını, tahsilat ve diğer işlemlerinin takibini titizlikle yürütmektedir. Bu yazımızda İcra Hukuku alanında uygulamada sıkça karşılaşılan itirazın iptali davası hakkında bilgi verilmiştir.
Alacaklı, borçludan borcunu ifa edemediği durumlarda devlet aracılığıyla borcunun ifa edilmesini talep etmektedir. Buna karşılık borçlu olan taraflar sıklıkla itiraz ederek icra takibini durdurmaktadır. Duran takibin başlatılması için alacaklının, icra iflas kanunun 68. maddesi bağlamındaki belgelerin varlığı halinde itirazın kaldırılmasına başvurma ya da itirazın iptali davası yolunu seçme hakkı vardır. Ancak elinizde bu belgelerin bulunmaması durumunda başvurmanız gereken yol itirazın iptali davasıdır. İtirazın iptali davası ve itirazın kaldırılması birbirinden farklı iki hukuki yoldur. Başvurulacakları mahkeme, başvuru süreleri, ispat biçimleri, mahkemenin verdiği karardan sonra takip edilmesi gereken süreç birbirinden ayrılmakta olup duran takibin başlatılmasını isteyen alacaklıların mutlaka alanında uzman icra avukatları ile çalışmaları gerekmektedir. Yenişehir İcra Hukuku Avukatları müvekkillerinin icra hukuku alnındaki uyuşmazlıklarında en etkili ve hızlı çözüme ulaştıracak şekilde hukuki süreci yürütmektedirler.
İtirazın İptali Davası Nedir?
İtirazın iptali davası durdurulmuş takibi yeniden başlatabilmek için alacaklı tarafından takibi durduran borçluya karşı açılacak olan davadır. İtirazın iptali davası genel mahkemelerde açılan ve genel hükümlerle takip edilen bir davadır. Mahkeme tarafından davanın genel hükümlere göre incelenmesi sebebiyle delil ve ispat açısından genel kurallara dayanılmakta ispat açısından İİK madde 68 ile sınırlı kalınmamaktadır. Borçlu tarafından duran takibin başlatılması için mahkemenin davayı kabul etmesi gerekmektedir. Mahkemenin bu yönde kanaatinin oluşması için itirazın iptali davası şartlarının gerçekleşmesi ve alacaklının haklılığının mahkemeye ispatlanması gerekir. Kurtköy avukat tarafından müvekkillerinin duran takibin başlatılması ve haciz işlemlerinin devam edebilmesi için hukuki sürecin işlem ve hazırlıkları profesyonel olarak takip edilmektedir.
İtirazın İptali Davası Açabilmek İçin Aranan Şartlar Nelerdir?
- Geçerli olarak başlatılmış icra takibinin varlığı aranmaktadır.
- Borçlu tarafın icra takibine itiraz etmiş olması şartı aranmaktadır.
- Dava kanunda gösterilen süre içerisinde açılmış olmalıdır. Bu süre itiraz tebliğinin alacaklıya ulaşmış olmasından itibaren 1 yıldır.
- Davalı tarafından açılan bu davada tüm davalarda aranmakta olan hukuki yararın varlığı şarttır.
- Aynı dava konusu ile ilgili daha önce verilmiş kesin karar olmamalıdır.
Yukarıda belirtilmiş olan özel şartlar yanında genel hükümler de izlenilmektedir. Bu sebeple davanın kabulü için hazırlanacak olan dilekçenin dayanacağı vakıaların hukuki prosedürlere uygun ve hukuki dille yazılmış olmasının öneminin altını çizmekteyiz. Bu konuda danışmalık ihtiyacı olan okurlarımızın hukuk bürolarının icra departmanına başvurarak alanında uzman İcra avukatı ile çalışmaları gereklidir.
İtirazın İptali Davası Sonucunda Ne Olur?
Mahkemece alacaklı tarafından açılan davanın kabul edilmesi halinde dava konusu borcun varlığı ve karşı tarafın borçluluğu kanıtlanmış olur. Alacaklı davanın kabulüne yönelik mahkeme kararı ile duran takibi devam ettirebilme ve hacze ilişkin işlemleri sürdürülebilme hakkını elde eder. Davanın kabulü yönündeki karar borçlunun haksız olduğunu göstermektedir. Bu durumda alacaklı dilekçesinde ayrıca belirttiği taktirde borçlu aleyhine icra inkar tazminatı elde edebilmektedir. Mahkeme tarafından verilecek diğer karar borçlunun borcunun olmadığına kanaat getirmesi sonucunda davanın reddi kararıdır. Bu karar sonucunda dava konusu alacaktan bahsedilemeyecektir. Alacaklının bu davayı açmasında haksız ve kötü niyetli bulunması halinde hakkında kötü niyet tazminatını ödemesine hükmedilebilir.
Yazımızda verilen bilgiler ışığında itirazın iptali davası içerisinde oldukça teknik bilgi barınmaktadır Alacaklının elinde olan belgelere göre izlenmesi gereken hukuki yol değişmekte, sürenin kaçırılması durumunda alacağını elde etmek isteyen alacaklının başka hukuki yollar başvurması gerekmektedir. Dava sonucunda talep edilmesi ve şartların gerçekleşmesi halinde tazminat istenebilmektedir. İtirazın iptali davası hakkında daha detaylı bilgi ve sorularınız İcra hukuku alanında uyuşmazlık ve danışmanlık hizmetleriniz için Gürbüz Law +Partners İcra Hukuku Avukatları ile iletişime geçebilirsiniz